AkatlarNet  Mahallemizin haber sitesi 

  • Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/akatlarnet.akatlarnet
  • https://www.instagram.com/akatlarnet
Konular veriler
Takvim
Site Haritası

Sigarayı bırakmak zor değil

Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Yürütme Kurulu Üyesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılınç, sigarayı bırakmak isteyenlerin doğru yöntemi uygulamaları durumunda başarılı olabildiklerini belirtiyor.
31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü dolayısıyla sigaranın zararlarına ilişkin açıklama yapan Prof. Dr. Oğuz Kılınç, şu bilgileri verdi:

YILDA 6 MİLYON ÖLÜM

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre sigaranın neden olduğu sağlık sorunları yüzünden Dünya’da yılda 6 milyon kişi yaşamını yitiriyor. Halkın bilinçlenmesini sağlamak ve farkındalık oluşturmak amacıyla her yıl 31 Mayıs’ta Dünya Tütünsüz Günü etkinlikleri yapılıyor. Tütün kullanımının böyle sürmesi halinde 2030 yılında yılda sigaradan ölenlerin sayısının 8 milyonu geçeceği tahmin ediliyor.
Ülkemizde bugün sigaraya bağlı nedenlerden yılda 100 bin kişi yaşamını yitiriyor. 2030’da bu sayının 240 bine çıkabileceği belirtiliyor. Türkiye’de tüm ölümlerin yüzde 23’ünü sigaraya bağlı sağlık sorunları oluşturuyor.

İÇENLERİN YÜZDE 70’İ BIRAKMAK İSTİYOR

Sigara içenlerin yüzde 70’i bırakmak istediklerini belirtiyorlar. Doğru yöntem sevilmesi durumunda sigarayı bırakmak mümkün olabiliyor.
İçenlerin yüzde 30’u da bırakma çabası içine girmekte kararsızlık yaşıyor. Alışkanlık hali yaşayanlar için bu kritik bir süreçtir.

UYGUN YÖNTEMİ BULMAK ÖNEMLİ

Bıktım otu, tütüne son, nikotin stop, akapunktur, biorezonans, moraterapi gibi yöntemlerin bilimsel bir değeri yoktur. Sigara içimini bir hastalık olarak kabul ediyoruz ve bu hastalığın bilimsel bir tedavisi söz konusudur. Bu bilimsel tedavi dışında uygulanan tedavilerin etkinliği şüpheli. Bırakmak anlamında yapılacak tedavinin etkili ve bilimselliği kanıtlanmış yöntemlerle yapılması başarı şansını artırıyor. Bu yöntemlerle deneyip başarısız olanlar tekrar 2 sene sonra bırakmayı deniyorlar. Yani bu durum bırakma açısından zaman kaybına yol açıyor. Elimizdeki bilimselliği kanıtlanmış yöntemlerin kullanılmasını öneriyoruz.

NİKOTİN BAĞIMLILIĞINI AŞMAK ZOR MU?

Sigarayı bırakmak aslında zor değil. Uygun yöntemlerle müdahale edildiğinde kalıcı bırakma oranı yüzde 50’nin üzerine çıkabiliyor. Ancak bu aşamada hastada sigarayla ilişkili olan risk algısının geliştirilmesi gerekiyor. Bilimsel davranışçı yöntemler kullanılmalı. Nikotin bağımlılığının fizyolojik kısmını kontrol etmek için de tedaviye farmakoterapinin eşlik etmesi gerekir. Bilimsel davranışçı tedaviler ve farmakoterapiyle bırakmak aslında zor değil. Bu yöntemlerin profesyonel sigara bırakma konusunda eğitim almış sağlık çalışanları tarafından uygulanması önem taşıyor.

SİGARA İÇMEK ASLINDA BİR RİSK DAVRANIŞI!

Sigara içen ve bundan kaynaklanan sağlık sorunu yaşayanların bir bölümünde, sigara sanki vücut icin gerekli bir madde imiş gibi yanlış bir algı oluşuyor. Sigarayı bırakınca yerine ne yapabilirim sorusu gündeme geliyor. Oysa, normalde sigara içmek bir risk davranışıdır. sağlık açısından Rus Ruleti oynamaktan daha riskli bir davranıştır. Böyle sağlığa zararlı bir maddeden kurtulma algısı oluşunca tedavi sürecinde, yerine ne koyacağım demek, bu beladan kurtulurken yerine başka bir bela olarak ne koyabilirim, demek gibi bir şeydir. Gerçekte, tütünün her dozu ve her şekli zararlıdır. Bu zararları ortadan kaldıran herhangi bir yöntem, tedavi, ilaç ya da koruyucu bir ilaç henüz keşfedilmemiştir. Kanserden koruyucu gıdaların tüketilmesi, sigaranın kanser yapıcı etkisini ortadan kaldırmaz.

BIRAKMA SÜRECİYLE İLGİLİ PÜF NOKTALAR

Bırakma sürecine girince görsel uyaranların ortadan kaldırılması gerekir. Kişi sigara içmeye müsait ortamı görünce sigara içmek aklına gelir. Kül tablası, çakmak, sigara paketi gibi hatırlatıcı objelerin ya da ev içinde sigara içme alanları varsa, bunların ortadan kaldırılması gerekir. Çay, kahve içmek, alkol almak, yemek sonrası erken dönem bunu kışkırtır. Bunun için de diş fırçalamak ve su içmek etkili bir yöntemdir. Esas önemli olan, kurtulmaya çalışılan şeyin bir katil, vücuttan ve sağlıktan çalan bir hırsız olduğunu kabullenmektir. Bunlar yapılırsa farmokoterapi ile birleştirildiğinde tedavinin başarı oranı oldukça yükselir.

BIRAKINCA VÜCUT KENDİNİ ONARIR

Sigara bırakıldığı andan itibaren olumlu etkileri hissedilir. Kısa sürede faydaları görülmeye başlar. 10 yıl içinde ise sağlık düzeyi içmemişlerle benzer düzeye gelebilir. Bırakanlarda nabız ve kan basıncı hemen normale dönüyor. 1. günde kanda zehirli maddeler saptanamıyor ve 1. ayda kalp damarları normal boyutuna ulaşıyor. 1. yılın sonunda kalp krizi geçirme riski 2 kat azalıyor. 5. yılın sonunda kanser riski yarı yarıya azalıyor. 10. yılın sonundaysa eğer kalıcı bir hasar oluşmamışsa sigarayı bırakanların hiç sigara içmemişlerle eşit düzeye geldiğini biliyoruz. Bu nedenle bağımlılara sigarayı kendi çabalarıyla bırakabileceklerini düşünmüyorlarsa sigara bırakma eğitimi almış bir hekime ya da bir uzmana başvurmalarını öneriyoruz. Şunu herkesin bilmesi önemli, tedavi edilebilir bir hastalıktan söz ediyoruz.

Kaynak: www.sagliktagundem.com




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın